Evliliðinin üçüncü yýlýnda kocasý Barry'yi motosiklet kazasýnda yitiren Sharon dünyaya küsmüþ, hele hele aþktan elini eteðini iyice çekmiþ. Büyük bir kozmetik firmasýnda çalýþýyor. 25 yaþýndaki Sharon, çok sevdiði Barry'nin olmadýðý bir hayata henüz hazýr deðil.
Sharon: Barry'nin ölümünden bu yana bir yýl geçti. Ancak bir türlü onu unutamadým. Acaba son saatlerini hangi duygularla geçirmiþti? Neler hissetmiþti? Kazadan sonra kendime "yeni yaþamýma" çabucak uyum göstermem gerek diye düþündüðümü biliyorum. Ancak bunu baþardýðýmý söyleyemem. Her þey anlamýný yitirmiþ gibi. Sanýrým tekrar baþka biriyle iliþki kuramayacaðým. Tabii ki ciddi bir iliþkiden sözediyorum. Baþka birini öpme ve onunla aþk yapma düþüncesi dayanýlmaz geliyor bana. Hele hele evlenmek düþüncesi öyle uzak ki. Ancak diðer yandan da yaþamýmýn geri kalanýný yalnýz geçirme düþüncesi de korkutuyor. Öyle yalnýzým ki.
Sue: Belki de "ciddi" iliþki için daha çok erken, belki de henüz hazýr deðilsin. Ne dersin?
Sharon: Evet sanýrým öyle. Ancak belki de bir kez daha hiç sevmeyeceðim diye korkuyorum. Ne dersiniz?
Sue: Ben bir daha sevmeyeceksin gibi bir sonucun geçerli olmasýný gösteren herhangi bir þey görmüyorum. Ancak sanýrým öncelikle çözmen gereken bazý sorunlar var. Son yýlda çok aðladýn mý?
Sharon: Hayýr, pek deðil.
Sue: Peki nedenini biliyor musun?
Sharon: Tüm yaþamýnýzý aðlayarak geçiremezsiniz, deðil mi?
Sue: Görünürde bu kötü deneyi büyük bir cesaretle karþýlamýþsýn. Ancak endiþen tekrar iliþkiye geçemeyeceðin konusunda. Kendini serbestmiþ gibi hissedemiyorsun. Çünkü içinde ifade edemediðin büyük bir üzüntü var. Aðlaman çok normal. Böyle duygularla yüklü olman da normal. Daha önce ailenden birinin ölümünü gördün mü?
Sharon: Evet, babam ben 16 yaþýndayken ölmüþtü.
Sue: Sen ve ailen yas tuttunuz mu?
Sharon: Hepimiz babamý çok severdik. Elbette çok üzüldük. Ancak duygularýmýzý pek açýða vurmadýk. Annem çok cesurdu. Eðer üzüntüsünü belli ederse bunun bizi üzmekten baþka bir sonuç vermeyeceðini düþünüyordu. Erkek kardeþim ise 12 yaþýndaydý. Ve olayý tam olarak anlamýyordu. Annem sýrf bizim için kendini cesur olmaya zorluyordu.
Sue: Sen de Barry'yi yitirdiðinde annen gibi cesur olman gerektiðini mi hissettin?
Sharon: Evet. Ancak bunu annem kadar iyi baþardýðýmý sanýyorum. Kendimi çaresiz hissediyorum. Anneme büyük bir umutsuzlukla doluyken nasýl bu kadar cesur görünebildiðini sormak istedim. Ancak onunla bu konu hakkýnda konuþamadým. Annemle gerçi çok görüþüyoruz. Barry öldüðünden beri çoðu haftasonlarýný annemle geçiriyorum. Ancak duygularýmýz hakkýnda pek konuþmuyoruz. Ben bu konulardan annemin önünde söz etmekten özellikle kaçýnýyorum. Ona kötü anýlarýný tekrar anýmsatmak istemiyorum.
Sue: Sanýrým birbirinize açýlmaya alýþmalýsýnýz... Barry'nin ölümünden sonra yine ayný evde mi kalmaya devam ettiniz?
Sharon: Evet. Baþka bir yere taþýnmayý hiç düþünmedim. Oturduðumuz daireyi evlenmeden hemen önce almýþtýk. Bir yýldýr çýkýyorduk. Ve daireyi almak için bayaðý uðraþtýk. Balayýmýzý bile bu dairede geçirdik. Baþka bir yere gitmeye gücümüz yetmiyordu. Ancak balayýmýz çok güzeldi. Burasý bizim, sadece ikimizin yeriydi.
Sue: Boþ zamanlarýnda neler yapýyorsunuz?
Sharon: Fazla boþ zamaným olmuyor. Büyük bir kozmetik þirketinde müdürün özel asistanýyým. Bu nedenle çok çalýþmam gerekiyor. Ýtiraf etmeliyim bu da benim iþime geliyor. Beni meþgul ediyor. Ve üzülmeye fýrsat bulamýyorum. Eve geç geliyorum. Birþeyler yedikten sonra, ya biraz televizyon seyrediyor ya da duþ alýyor ve yataða gidiyorum. Daha iyi birþeyler yapmak için pek zamaným yok.
Sue: Olay olduktan sonra iþe gitmemezlik ettin mi?
Sharon: Birkaç gün. Daha fazla gitmemek beraber çalýþtýðým arkadaþlarýma karþý haksýzlýk olurdu. Zaten evde ne yapacaktým? Evde hep kendimi kederli hissedecektim. Ben de iþe döndüm. Herkes bana karþý çok nazikti. Onlarla birlikte olmayý istiyordum.
Sue: Arkadaþlarýn sana yardýmcý oldu mu?
Sharon: Evet, ellerinden geldiðince. Ancak beni anlayabildiklerini sanmýyorum. Bana yeni baþlangýç yapmam gerektiðini söylüyorlar. Ancak söylemek yapmaktan daha kolay. Arkadaþlarýmýn çoðu evli çiftler. Beni bekar erkeklerle tanýþtýrmaya çalýþýyorlar. Ancak bu beni daha da kötüleþtirmekten baþka birþeye yaramýyor. Bilmiyorlar ki hiçbiri Barry gibi olamaz.
Sue: Ya hafta sonlarý? Sadece anneni mi görüyorsun?
Sharon: Çoðunlukla annemi görüyorum. Bazen Barry'nin ailesini de görmeye gidiyorum. Barry onlarýn tek çocuðuydu. Barry'nin ölümü onlarý elbette çok etkiledi. Onlarý hep sevdim ve onlarý görmekten çok mutluyum. Onlarla Barry hakkýnda konuþabiliyorum. Barry'nin babasý týpký Barry gibi. Ve bundan hoþlanýyorum.
Sue: Ýdeal olarak nasýl yaþamak isterdin?
Sharon: Sorun bu. Barry'siz bir yaþam çok zor. Kendimi baþka biriyle düþünemiyorum. Annemin babamýn ölümünden sonra neden bir daha evlenmediðini merak etmiþimdir. Gerçi babamý yitirdiðinde benim Barry'i yitirdiðim yaþtan daha yaþlýydý. Ancak hala çok çekiciydi. Þimdi onun neden tekrar evlenmediðini anlayabiliyorum. Bir bebeðim olmadýðý için gerçekten büyük bir piþmanlýk duyuyorum. Hep istedik. Ama çok gençtik. Ve önümüzde çocuk sahibi olmak için uzun yýllar olduðunu düþünüyorduk. Eðer bir bebeðim olsaydý, ondan bir parçam olmuþ olacaktý. Ancak insan gençken kendini sanki ölümsüz sanýyor.
Sue: Barry neden özel biriydi?
Sharon: O sevdiðim tek erkekti. Önceden birkaç erkek arkadaþým olmuþtu. Ancak Barry benim tüm yaþamýmdý. Bazen onun ölümünde benim de suçum varmýþ gibi hissediyorum.
Sue: Barry'nin ölümünden neden kendini suçluyorsun?
Sharon: Barry ne zamandýr bir motosiklet almak istiyordu. Ben de iþ arkaþdaþlarýmdan birinin motosikletini sattýðýný ona söyledim. Bunu söylemeseydim belki de Barry hala hayatta olacaktý. Ve hala akþamlarý evde beni bekliyor olacaktý. Bu beni kahrediyor.
Sue: Böylesi bir olayý yaþayanlar genellikle "ah olmasaydý" diyerek kendilerini suçlarlar. Ancak tabii ki gerçekte böyle bir suçluluk duygusu mantýksýzdýr. Þimdi biraz zor bir soru soracaðým. Öldükten sonra Barry'nin bedenini gördün mü?
Sharon: Hayýr. Ne ben ne de ailesi buna daynamadý. Amcam onu teþhis etti. Sonralarý keþke onu son bir kez görüp "elveda" diyebilseydim diye hayýflandýðým oldu.
ÖZETLE
SUE GOODERHEM: "Sharon çok sevdiði Barry'nin kaybýyla unufak olmuþtu. Acýsýný bu denli arttýran nedenlerden biri de, babasýnýn ölümünde de kederini dýþa vuramamaktý. Birlikte birçok seans yaptýk. Þimdi kendisine yeniden aþýk olabilecek cesareti buluyor"
"Toplum ölüm olayýna bir tabu gibi yaklaþýr. Her þey hakkýnda konuþulabilir. Ancak bu konuda konuþmak pek iyi karþýlanmaz.Barry'nin ki gibi ani ve kötü bir yokoluþtu. Sharon, bu ölümü kabullenmekte gerçekten büyük zorluklar çekti. Uzun süren bir hastalýk, kiþiyi ölüme hazýrlamasý için zaman verir. Ama ani ölüm bir þansý vermez.
Üç adýmda ölüm... Sevdiðini yitiren kiþinin duygusal yaþamý üç aþamada farklýlýklar gösterir. Öncelikle ölümü kabul etme durumunda kalýr. O artýk yoktur. Ýkincisi büyük bir üzüntü: Gözyaþlarý, öfke ve suçluluk duygusu... Ve üçüncüsü olarak yeni bir kimlik arayýþý: Onsuz yeni bir yaþama baþlamak...Bu aþamalar sevilenin ölümü ya da bir iliþkinin bitiminden sonra yaþanan duygulardýr. Ve saðlýklý bir baþlangýç için bu aþamalardan geçilir. Sharon'a Barry'nin bedenini öldükten sonra görüp görmediðini sordum. Çünkü görseydi, bu ona gerçeði kabullemede yardýmcý olacaktý. Anlaþýlan nedenlerle akrabalar cesedi yaralar içinde görmekten çekinirler. Ancak ceset onlarýn görebileceði gibi hazýrlanýrsa girmelerinde bir sakýnca yoktur. Ölü bedeni görmek psikolojik açýdan faydalýdýr. Aksi takdirde her an geri dönebileceði takýntýsýndan kurtulmak zor olur. Sharon da Barry'inn öldüðünü tam anlamýyla kabullenmiþ deðildi.
Kederiyle yaþamak Sharon üzüntüsüne ifade etmekten büyük oranda kaçýnýyor. Çünkü kendisini annesi gibi cesur davranmak zorunda hissediyor. Bu nedenle annesiyle duygularý hakkýnda konuþmuyor. Öte yandan arkadaþlarý da ona bu konuda pek yardýmcý olmuyor. Oysa sorunlarýný çözmeden cesur bir yüz takýnmanýn pek faydasý yok. Kendisini Barry'nin motosiklet almasýna ön ayak olduðu için suçlu hissediyor. Eðer biraz konu hakkýnda daha akýlcý düþünürse Barry'nin istedikten sonra baþka bir yerden motosiklet satýn alabileceðini anlayabilir. Öte yandan, aðlayabilmek, duygularýný kontrol altýnda tutmadan açýða vurabilmek için birini onu cesaretlendirmesini bekliyor. Duygularýný içine atmadan bunlarý biriyle paylaþmayý denemek sorunun büyük bir bölümünü çözecektir. Çünkü bastýrýlmýþ duygular ciddi bir depresyon nedeni olabilir.
Gelecek var mý? Sharon'un acýsýný daha zorlu ve derin yapan nedenlerden biri de kaybetmeyi ilk kez yaþadýðý babasýnýn ölümünde de kederini tam anlamýyla dýþa vuramadýðýndandýr.Birkaç seans sonunda Sharon geleceðe daha olumlu bir yaklaþým içine girdi. Hatta kendisini yeni bir iliþkiye girebilecek ve aþýk olabilecek kadar serbest bile hissedebilirdi. Barry'i asla unutamayacak. Ve unutmayý da istemiyor. Ancak onun için artýk þu olasýlýk geçerlidir: Yeni bir evde, yeni bir erkekle, yeni bir yaþam.