Yumurta / yumurtlamak
Evin hanýmýna, cariyeye, evlada; güzel kadýnýn diþlerine, hýsým ve akrabaya, para biriktirmeye, dostlarla bir araya gelmeye yahut mezarlara; Çið yumurta üzüntü ve kedere, haram mala yahut zina yapmaya; Taze piþmiþ yumurta kolaylýkla elde edilen rýzka, Yuumurta kabuðu yemek örtülü bir þeyi açmaya yahut kefen soymaya, Elinde yumurta görmek eþinin uysal olmasýna, Eþinin yumurtlamasý kötü bir evlada, Çok yumurta bekar için evlenmeye, evli kimseler için çocuða; Tavuðun yumurtladýðýný görmek bir çovuðunun olmasýna, Omlet ( yumurta kayganasý, karýþtýrýlarak tavada piþirilmiþ yumurta) itibar ve þedefe, sevinç ve mutluluða, bekar kimse için evlenmeye, Rafadan yahut kaynatýlmýþ yumurta güç ve kuvvete, saðlýk ve afiyete delalet eder.