Ýþsizdi, parasýzdý, kalacak yeri, yiyecek ekmeði, iki satýr muhabbet edebileceði bir arkadaþý da yoktu. Nerden geldiði bilinmez "Küçükistan Ceza Kanunu" diye bir kitap geçmiþti eline bir gün onu okuyarak vakit geçiriyordu ki "Ülke baþbakanýna hakaret etmenin cezasý altý ay" kitabý ve gözlerini kapattý. "Hem bütün hýrsýmý ondan alýrým, hem bütün gazeteler, televizyonlar benden söz eder meþhur olurum, hemde altý ay ekmek elden su gölden yiyecek, yatacak derdim olmadan çiçek gibi kýþý geçiririm." diye düþündü. Ertesi gün mitinge gitti, Küçükistan Baþbakaný konuþurken milletin arasýndan fýrlayýp bütün gücüyle baðýrmaya baþladý. - Ýnbe baþbakan, inbe baþbakan ! Güvenlik kuvvetleri hemen müdahale edip yaka paça götürdüler. Ertesi gün mahkemeye çýktý, þahitler dinlendi, savunmasý alýndý. Hakim kararý açýkladý. - Sanýðýn suçu sabit görüldüðünden yirmi sene altý ay hapsine karar verilmiþtir. Birden gözleri karardý ayakta sendeledi, sonra kendini toparladý, ve haykýrdý : - Ýtiraz ediyorum hakim bey, Küçükistan Ceza Kanunu'nun þu maddesinin þu bendine göre baþbakana hakaret sadece altý ay, bir yanlýþlýk var bu iþte ! Hakim acýyan gözlerle adama baktý ; - Haklýsýn oðlum, baþbakana hakaret altý ay fakat devlet sýrrýný açýða vurmak yirmi sene.
|